İnebolu´da, ticaretin en zirvede olduğu bir dönemde, 1893 yılında, bir Türk ve bir Rum tüccarın ortaklığı ile özel mülkiyet bir iş hanı olarak yaptırılmış ve uzun yıllar bir ticaret merkezi olarak kullanılmıştır.

Milli Mücadele yıllarında Türk Ocakları´na tahsis edilen bina, 1931 yılında Türk Ocakları'nın kapanmasıyla Halkevleri'ne devredilmiş ve 1951 yılında Halkevleri'nin kapatılmasına kadar da, İnebolu Halkevi olarak hizmet vermiştir.

1956 yılında Süleyman Terzioğlu tarafından satın alınan bina, bir süre, üst katlar otel, giriş kat ise Vapur Acentası ve Yarbaşı Lokantası olarak işletilmiştir.

1963 yılında geçirdiği bir yangında çatı katı tamamen yanan bina, 1975 - 1994 yılları arasında İnebolu Halk Eğitim Merkezi olarak kullanılmıştır.

1994 yılından itibaren atıl vaziyette kalan bina, 2006 yılında Genel Kurmay Başkanlığının destekleriyle onarılmış ve Müze olarak ziyarete açılmıştır. 

2020 yılında ise yeniden tadilata alınmış ve İstiklal Yolu Müzesi olarak düzenlenmiştir. 

Bu binanın iki önemli özelliği vardır.

Birincisi; Milli Mücadele yılları boyunca İnebolu'nun verdiği mücadeleye yakinen ettiği tanıklıktır. Binaya deniz tarafından ulaşılan Yarbaşı Merdivenleri bu gün hala aslı ile olduğu gibi durmaktadır. O yıllarda İnebolu üzerinden Anadolu'ya geçen nice insan ve nice mühimmat, bu merdivenlerden geçerek mevzilerine ulaşmıştır. 

Bu gün dolgu nedeniyle denizden oldukça içeride kalan bina, Milli Mücadele yıllarında hemen yalının kenarındadır ve Karadeniz hırçınlaştığında, binanın birinci katının camlarına kadar dalgaların vurduğu anlatılmaktadır. 

Ayrıca merdivenlerin hemen alt duvarında kayıkların bağlandığı zincirlerden birini bu gün hala görebilirsiniz.

İkinci önemli özelliği ise, 25 Ağustos 1925 yılında İnebolu'ya gelen Atatürk'ün, bir nevi Şapka ve Kılık Kıyafet İnkilabı'nın kanunlaşmadan önce ilk ciddi duyurusu olan Şapka Nutku'nu, bu binadan gerçekleştirmiş olmasıdır.

Bizce bu bina, İnebolu'nun Ticari Tarihi, Milli Mücadele yılları, Mavnacılar Loncası ve Gençler Mahfili'nin faaliyetleri ve o yıllarda bu binanın çevresinde şahit oldukları yeniden değelendirilerek çok güçlü bir müze haline getirilmelidir. 

Mevcut hali ile hikayesini anlatmaktan oldukça uzak durumdadır. a.s.